Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | farkında değil | unaware adj. | ||
I am not unaware of the consequences of that relationship in political terms. Bu ilişkinin siyasi açıdan doğurduğu sonuçların farkında değilim. More Sentences |
Turkish | English | |
---|---|---|
Speaking | ||
Speaking | günlerinin sayılı olduğunun farkında değil | he has no idea his days are numbered expr. |